Haber

Veli Ağbaba CHP’nin Asgari Ücret Teklifini Açıkladı: “En Az 10 Bin 128 TL Olmalı”

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, partisinin 2023 asgari ücret teklifinde yer alıyor; “Hem yılın ilk 6 ayında eksik olan zam, bu yılın ikinci yarısında asgari ücretin enflasyon karşısında şimdiye kadarki kaybı, hem de yıl sonunda enflasyon beklentisiyle son çeyrek büyümesi dikkate alındığında 2023 yılı için partimiz adına asgari ücret teklifimiz en az 10 bin 128 TL olmalıdır” dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, partisinin 2023 yılı asgari ücret teklifini açıkladı. Ağbaba, CHP Genel Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında şunları söyledi:

“TABAN FİYAT VE ASGARİ FİYATTA TÜRKİYE’DE ÇALIŞAN ORANI YÜZDE 50”

“Bugün CHP olarak 2023 yılı için asgari fiyat ve taban fiyat teklifimiz ile görüşümüzü paylaşmak üzere sizlerle birlikteyiz. Asgari fiyat talebimizi sizlerle paylaşmadan önce asgari ücretin durumunu sizlerle paylaşmak istiyorum. Türkiye’nin AKP iktidarıyla adım adım nasıl bir emek cennetine dönüştüğünü anlattı. Bakan geçtiğimiz günlerde asgari ücretin Türkiye’de ortalama ücrete dönüştüğünü yalanladı. Türkiye’de taban ücretle çalışanların oranının yüzde 38 olduğunu ve bunun koca bir yalan olduğunu kamuoyunun bildiğini açıkladı. Bunu kamuoyu da biliyor. Çalışanların yanına memurları da katarak ‘hırsızlık’ yapmaya çalışıyor. DİSK’in araştırmaları başta olmak üzere tüm sendikaların araştırmasında, özel sektörde çalışanların yüzde 69’u taban ücret alıyor. Taban fiyatın üzerine 10, 20, 30 lira koyarak taban fiyatın dışında göstermeye çalıştıklarını yine biliyoruz. Asgari fiyat ve civarında çalışanların oranı yüzde 50. Bizi kıskandığı söylenen Avrupa ülkelerine bir göz atalım. Tüm işçiler arasında, Avrupa Birliği’ndeki ortalama asgari ücret yüzde 9’dur.

Bir tabloyu dikkatinize sunmak istiyorum. Burada Hollanda, Belçika, Almanya var; Bu rakamlara rağmen Hollanda’da yüzde 3, Fransa’da yüzde 8, Litvanya’da yüzde 13 ve Türkiye’de yüzde 50 taban maaşımız var. Bu hem Türkiye’nin hem de 20 yıldır ülkeyi yönetenlerin ayıbıdır. Ne yazık ki Türkiye’yi bu konuda Avrupa lideri yaptılar.

“ORBAN’IN YÖNLENDİRDİĞİ MACARİSTAN’DA 503 EURO, BİZDE BRÜT ASGARİ ÜCRET 374 EURO”

Büyük bir yalanla uğraşıyoruz. AKP sözcüleri, başkan yardımcıları televizyona çıkıyor, ne diyorlar; “Avrupa bizi kıskanıyor, Fransa’da insanlar açlıktan ölüyor” diyor. Biz görmezsek yutturur bizi. Brüt asgari ücret Almanya’da 1.744 avro, Fransa’da 1.645 avro, komşu Yunanistan’da 831 avro, çok sevdiği en yakın arkadaşı Orban’ın yönettiği Macaristan’da 503 avro, bizde 374 avro. Burada lider biz değiliz, asgari ücreti bizden düşük olan iki ülke daha var; biri 363 avro ile Bulgaristan, diğeri 268 avro ile Arnavutluk. Türkiye Avrupa’nın ve neredeyse dünyanın ucuz iş gücü deposu oldu, Almanlar, Fransızlar, Belçikalılar, Macarlar neden bizi kıskansın?

“GEÇEN YIL İŞVERENİN 100 TL GIDA HARCAMASI BU YIL TAM 202 TL”

Asgari ücretin en çok kazandırdığı kalem ise gıda harcamaları. Gıda enflasyonunda durumumuz nedir? TÜİK rakamlarına göre Türkiye’de yıllık gıda enflasyonu yüzde 102. Bir çalışanın geçen yıl yaptığı 100 TL’lik yemek harcaması bu yıl 202 TL’ye mal oldu. Geçen yıl asgari ücreti 100 TL olan bir çalışan, bugün 202 TL’ye iş veya yemek alıyor. Devlete sorsanız fakirleşme yok zenginleşme var ama bu zenginleşmenin sadece saray ve çevresinde olduğunu herkes biliyor.

“BU YAPTIĞIMIZ SADECE ARTIŞ ORANINI AZALTMAK, BU ARTIŞLARIN ÇOĞUNU”

Şimdi Türkiye’de fotoğraf çekmişler, hep kampanya yapıyorlar, ‘Efendim enflasyon düşer Ocak’ta düşer’ diyorlar. Enflasyon düşecek baz etkisiyle bu bir gerçek ama herkes bilsin ki gıda maddelerinin veya harcadığınız maddelerin fiyatı düşmez, ekmek fiyatı düşmez, peynir, süt ve su fiyatları düşmez. azalıyor ve artmaya devam edecek. Yaptıkları şey, bu desteklerin artış oranını biraz daha düşürmek.

“ENFLASYONUN YÜKSELME NEDENİ ÜÇ HARF AMA ÜÇ HARFİN ADINI SÖYLEYEBİLİRİM; AKP”

TÜİK bilgilerine göre besin artışlarına bakın; Taze süt fiyatlarında yıllık fazla yüzde 162, pirinç yüzde 144, patates yüzde 131, peynir yüzde 129, sebze fiyatları yüzde 106, dana eti yüzde 89, ekmek yüzde 85. Bu TÜİK rakamlarına göre hazırlanmış bir tablodur. Her zamanki gibi yeni bir düşman yarattılar. Kim o? Üç harf. Bu üç harfin anası babası AKP’dir, bu üç harf AKP’nin evlatlarıdır. Kurucuları, birçok eski bakanınız, milletvekiliniz, partiliniz şimdi gıda fiyatlarındaki artışın sorumlusu olarak üç harfliyi gösteriyor. Hakikaten enflasyondaki artışın sebebi üç harfli ama ben size üç harfli olanın adını söyleyeyim; AKP.

“ANKETTE BİR ARAŞTIRMA YAPTINIZ, ÇALIŞANIN BEKLENTİLERİ 7.636 TL, İŞVERENİN BEKLENTİLERİ 7.05 TL, HANGİ BİLİMSEL VERİLERE GÖRE YAPTINIZ?”

Hangi vicdani güç kendi personeline ve işçisine büyümeden pay vermez? Asgari ücret asgari ücrettir ve ne yazık ki Türkiye’de olağan ücret haline gelmiştir. Asgari ücret açlık ve yoksulluk ücreti değildir. Devlet asgari ücreti lütuf olarak sunamaz. Onlar söylüyor; “Açlık sınırı araştırmaları bilimsel değil.” Bir araştırma yaptınız anketteki işçinin beklentisi 7.636 TL, işverenin beklentisi 7.050 TL hangi bilimsel verilere göre bunu yaptınız? Hangi işçiye sordunuz, saraydakilere sordunuz mu, AKP Gençlik Kollarına sordunuz mu? Yoksa bakanlıkta çift maaş ödediğiniz müşavirlere mi sordunuz?

“2023 YILI ASGARİ ÜCRET TEKLİFİMİZ EN AZ 10.128 TL OLMALIDIR”

2022’nin başında 4235 lira olan asgari fiyat Temmuz’da 5500 TL oldu, Temmuz’da 6 aylık enflasyon yüzde 42,5. Yapılan artış yüzde 29.32, ortada verilmeyen fark ise yüzde 13. Yine TÜİK rakamlarına göre Temmuz-Kasım arası 5 aylık enflasyon yüzde 14, 13 artı 14 yüzde 27. Öncelikle 5.500 TL üzerinden yüzde 27 vererek bu zararın tazmin edilmesi gerekiyor. Bu da 6.985 TL yapar. Merkez Bankası’nın yıl sonu enflasyon hedefi nedir? Yüzde 45. Hem yılın ilk 6 ayındaki eksik zam, bu yılın ikinci yarısında asgari ücretin enflasyon karşısında şimdiye kadarki kayıplarını, hem de son çeyrekte enflasyon beklentisiyle büyümeyi göz önünde bulundurduğumuzda 2023 yılı için partimiz adına asgari ücret teklifimiz en az 10.128 TL olmalıdır.

“İŞVERENLERE VERİLEN YÜZDE 5 SGK PRİM DESTEĞİ EN AZ YÜZDE 10’A ÇIKARTILMALIDIR”

Ayrıca vergi dilimleri yeniden düzenlenmeli ve ücretliler ağır vergi yükü altında ezilmemelidir. Bu süreçte işverenlerimiz de desteklenmeli, işverenlere verilen yüzde 5 SGK primi takviyesi en az yüzde 10’a çıkarılarak taban ücrete yansıtılmalıdır.

“EMEKLİLİK SADECE YÜZDE 18 İŞE ALMAK DEMEKTİR. EMEKLİYİ VE MEMURU YENİDEN İŞE BIRAKMAK DEMEKTİR”

Yıllık enflasyon verileri önümüzdeki günlerde TÜİK tarafından açıklanacak. Yılın ikinci yarısında enflasyon artışı yüzde 18 olacak. Ne anlama geliyor? Milyonlarca memur ve emekli için, çok büyük fiyat artışlarına ve günlük artışlara rağmen sadece yüzde 18’lik bir artış anlamına geliyor. Emekli ve memuru bir kez daha açlığa terk etmek demektir.

“HÜKÜMET 20 YILIN SONUNDAKİ OYLARI GÖRDÜĞÜNDE, KENDİ KENDİLERİNİN ÇÖZMEDİĞİ VE YARATMADIĞI BİRÇOK SORUNU ÇÖZMEYE ÇALIŞIYOR”

Türkiye’de iktidar 20 yılın sonundaki oyları görünce kendi çözemediği ya da kendi yarattığı birçok sorunu çözmeye çalışıyor. Bunların başında Genel Başkanımızın bahsettiği sözleşmeli memurlar… Sorun çözülüyor, sorun yaratılıyor maalesef. Yeni şikayetler var. Çalışanlar arasında iş barışı ve huzuru bozuldu. Binlerce sözleşmeli işçi ekipten, asker işçiler, meclis danışmanları ve Sağlık Bakanlığı yöneticileri ekipten çıkarıldı.

“BAKAN HER YIL DEVLET DEMİRYOLLARI VE ŞEKER FABRİKALARINDA GEÇİCİ İŞÇİLERİN PERSONEL SORUNUNU ÇÖZECEĞİNİN SÖZÜNÜ VERDİ”

KİT’ler ve kamu kurumlarındaki taşeron sorunu halen çözülmemiştir. Partimiz bu konuda çok çaba harcıyor. Bugün sizinle bir hikaye paylaşmak istiyorum; Bakan dün Devlet Demir Yolları ve şeker fabrikalarındaki kesintili işçilerin takım sorununun çözüleceğini söyledi, meclis tutanaklarına koyduk, buradan geçmiş olsun dileklerimizi iletmek istiyoruz.

“BÜTÜN İŞLERİMİZ HAZIR DEDİ, ŞİMDİ UN DÖKÜYOR”

EYT sorunu, hükümetin keyfine göre, gönüllü olarak yaptığı bir şey değil. EYT derneklerinin aldığı tedbirler, CHP’nin sürekli gündeme getirmesi, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun sürekli gündemde tutması sonucunda çözülemez dedikleri sorunu çözeceklerini belirttiler. Bakan Alim, “İkramiye gün sayısı ve hizmet yılı şartlarını yerine getiren herkes emekli olur” dedi. Yani 9 Eylül 1999’dan önce emeklilik şartlarını yerine getiren herkes ‘Birinci kademede bu kuralları sağlayan 1.5 milyon kişi var’ dedi, ‘Bütün işlerimiz hazır’ dedi, artık o da var. ipin üzerine un serpmek.

“EYT’İN HAYALLERİNDEN PARA KAZANMAYIN”

Kıymetli EYT’liler ayağa kalkın, iktidar sizlerin ayağa kalkmasıyla bu noktaya geldi. Ayağa kalkmazsanız yeniden yaş şartı getirmeyi hedefliyorlar. Yaş şartı, 48-50, 50-52 tartışılıyor. Emeklilikte yaşlanan vicdansızlar yeni yaş şartı getirse ne olacak? Böyle bir şerefsizlik olmaz. EYT’lilerin hayalleriyle dalga geçmeyin.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu